Çığır açan pek çok düşüncenin bir kısmı hâlihazırdaki bir ürün ya da hizmetin bazı özelliklerini yürürlükten kaldırmakla mümkündür. Walkman, Southwest Airlines ve iPhone gibi bu birbirine benzemez markaların ortak tek bir noktası “Ne olmasa olur?” yasasının bizatihi sonucudur.
Bir İnovatör yenilikçi fikirleri ararken
olmadık yerlerden beslenebilir. İnovasyonun doğası gereği bazen iki farklı
disiplini bir araya getirir bazen de sorunları bir fırsat olarak görerek bu
durumdan yeni fikirler üretmeye çalışır. Bazen işi daha kolaydır. Bu işe gönül
vermiş bir inovatörün yapması gereken tek şey, kendisine ya da mesai
arkadaşlarına “ne olmasa olur?” şeklinde bir soru sormaktır. Yani zaten varolan
ve kullanılmakta olan bir ürün ya da hizmetin kimi özelliklerinin kullanılmamasından
büyük bir dönüşüm yaratan iş fikri çıkabilir mi? Başarılı olmuş bütün
işlerin arkasında, basitleştirme anlayışı yatar ve burada temel kural ürünün
anlamını koruyup, gereksiz olanı çıkarmaktır.
İşte
karşınızda dünyada büyük dönüşüm yaratan “olmasa olur” örnekleri...
Hoparlörler varken, kim kulaklıkla müzik dinlemek ister? (Walkman)

Mini
Bilgisayar Üretilemez mi? (Mini bilgisayar)
Büyük şirketlerin ana
bilgisayar işinde IBM’den küçük bir parça koparabilmek için var güçleriyle
saldırıya geçtiği yıllarda, inovatif faaliyetleriyle öne çıkan küçücük bir
şirket, bilgisayar pazarlama alanında başarılı bir işe imza attı. Bu firmanın
adı Digital Equipment Corporation (DEC)’di. IBM büyük bilgisayar yaparken DEC
küçük bilgisayarlara yönelmişti. Büyüklük egosu, IBM’nin doğru karar vermesine
engel olmuştu. DEC’in mini bilgisayarları ciddi bir talep patlaması yarattı,
kârlılığı 4 milyar dolar seviyesine ulaştı. Gerçi DEC, bir süre sonra
kapitalizm Ölü Markalar Derneği’ne üye oldu. O da ayrı bir yazı konusu.
Fiziksel
Klavye Kalksa ne olur? (Iphone)
BlackBerry şirketinin
ilk hali Research in Motion'ın kurucusu Mike Lazaridis, 2008’de ne maksatla
olduğu bilinmez dokunmatik ekran telefon üretimine karşı çıkmıştı. Dolayısıyla
bu fırtınayı Apple'ın başlatmasına zemin hazırladı. Vakti zamanında BlackBerry kapış kapış satılan bir üründü, ta ki
Apple’ın aklına “fiziksel klavyeyi ortadan kaldırsak ne olur?” sorusu gelene
kadar.
Havayolu Taşımacılığı Ucuz Olmaz mı? (Southwest
Airlines)

Tezgahtardan kurtul, Self Servis Alışveriş
Yap (Süpermarket)
Michael
J. Cullen, tezgâhtarlık yaparken kariyerinde bir yükseliş yaşayarak çalıştığı
şirkette genel satış yöneticiliğine getirilmiş bir kişiydi. Yeni bir market
modeline dair kafasında bir düşünce vardı, bu yüzden de genel müdürüne bir
mektup yazarak sektörü dönüştürecek bu fikrini detaylıca anlatmıştı. 1930
yılında mektubunun yanıtsız kalması üzerine işi bıraktı, Long Island’a taşındı,
boş bir garaj kiraladı ve Amerika’nın ilk süpermarketi olan King Kullen’i
Queens’te açtı. Şunu düşünüyordu: Tezgâhtarlardan kurtul ve tüketicilerin
istedikleri ürünleri raflardan kendilerinin alacağı bir ortam yarat.
Bagajı Olmayan Otomobil Olmaz mı?
(Mini)
1957
yılında, British Motor Corporation Başkanı Leonard Lord, tüketiciler için
güvenilir ve fonksiyonel olacak küçük arabalar geliştirmeye karar verdi. Lord,
tasarımcı Alec Issigonis’e 3 metre uzunluğunda, 1,5 metre genişliğinde ve 1,5
metre yüksekliğinde bir kutuya sığabilecek bir araba yaratma görevi verdi.
Mini’nin süregelen başarısının ardında tek bir basit öngörü var. Bagajın
kaldırılması. Bu sade fikir sayesinde, çok daha geniş araçların sahip olduğu iç
hacim küçük bir arabada mümkün olabildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder